Son Güncelleme 3 Ağustos 2023
Rus Çarı Deli Petro’nun 300 yıl önce bir bataklığın üzerine kurdurduğu Rusya’nın Rüya şehirlerinden Saint Petersburg, sayısız sanatçıya ev sahipliği yaptı. Onlardan biri de Beyaz Geceler ve Petersburg Düşleri kitaplarıyla kentin adını dünyaya duyuran Dostoyevski.
Saint Petersburg Rus edebiyatını zirveye taşıyan Dostoyevski’nin mühendislik eğitimini aldığı ilk işine girdiği ve devlete karşı suç işlediği iddiasıyla tutuklandığı kent.
Yazarın özgürlüğüne kavuştuktan sonra her şeye rağmen döndüğü ve hayata gözlerini yumduğu yer de yine burası, Kuznetçi Sokağı 5 numaradaki Dostoyevski Müzesi, Petersburglu usta olarak anılan yazarın dünyasına bir giriş kapısı.
Dostoyevski, 1878’den 1881’e kadar ikinci kattaki bu dairede ailesiyle birlikte yaşadı. Dönem mobilyalarıyla döşenen evdeki eşyaların çok azı orijinal ancak yazarın kişisel eşyaları, romanların el yazmaları müsveddeler mektuplar ve fotoğraflar, yani en kıymetli Parçalar orijinal. Dostoyevski, Karamazov Kardeşleri, Puşkin konuşmasını ve Petersburg şiirini burada yazdı. Bazı bölümlerin el yazmaları halen bu evde duruyor.
Dostoyevski’nin genellikle ucuz semtlerden ev kiralayıp hiçbir evde uzun süre kalmadığı biliniyor. Evlendikten sonra yerleştiği bu dairede ise bir ciğer kanaması sonucu 59 yaşında ölünceye kadar yaşadı.
Müzeye çevrilen evdeki duvar kağıtları 18 kat soyularak, yazarın yaşadığı dönemdeki duvar kağıdıyla yeniden kaplanmış. Çaykolik Dostoyevski’nin her gün yemek odasında özel demli çayını kendisi hazırladığı biliniyor.
Yazar, Yeraltından Notlar kitabında şöyle diyor:
Beni kıyametin kopmasıyla çaysız kalmam arasında bir seçime zorlasalar, dünyanın batmasını umursamaz çayımdan vazgeçmeyeceğimi haykırırdım.
Düzen konusunda hassas olan Dostoyevski, çalışma odasına arkadaşları dahil kimseyi yaklaştırmazdı. Duvarına portresini astığı Puşkin’i dünya görüşünün ve eserlerinin hocası olarak görür, sabaha kadar çalışma odasında yazar ve buradaki kanepede uyurdu. Evde yazarın çok sevdiği çocukları Loibo ve Flodor’un odasını görmek de mümkün. Dostoyevski çocuklarına yatmadan önce kitap okur, onlar da gece çalışıp gündüz uyuyan babalarına sabah küçük notlar bırakırlardı.
Cenazesine yaklaşık 30 bin kişinin katıldığı Dostoyevski, bugün yalnızca sen Petersburg sokaklarında değil dünya edebiyatında da soluk alıp vermeye devam ediyor.
Leave a Comment